IB Türkçe Bireysel Sunum Örneği – Yabancılaşma ve Toplum Baskısı
Bireysel Sunum Nedir?
IB DP (International Baccalaureate Diploma Program) Türkçe A: Edebiyat Bireysel Sunum (Individual Oral, IO), öğrencilerin seçtikleri iki edebi eser üzerinden bir küresel sorun ya da tema bağlamında analiz yaparak hazırladıkları sözlü bir sunumdur. Bu süreçte öğrenciler, bir yabancı eser ve bir yerel eseri karşılaştırarak, bu eserlerde ele alınan temaların, karakterlerin ve toplumsal sorunların derinlemesine analizini gerçekleştirir.
Bireysel sunum, 10 dakikalık bir analiz ve ardından 5 dakikalık bir soru-cevap bölümünden oluşur. Sunum, öğrencinin edebi bilgi birikimi, analitik düşünme yeteneği, metinleri bağlamlarıyla ilişkilendirme becerisi ve eleştirel bakış açısını ölçmeyi amaçlar.
Bu Çalışmanın Amacı Nedir?
Bu çalışmanın amacı, Franz Kafka’nın Dönüşüm ve Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam eserleri üzerinden “Bireyin Yabancılaşması ve Toplum Baskısı” küresel sorunu çerçevesinde bir analiz yapmaktır. Bu iki eser, bireylerin toplumsal beklentiler karşısında nasıl yalnızlaştıklarını ve topluma uyum sağlayamamalarının sonuçlarını farklı açılardan ele alır.
-
Sunumun amacı, öğrencinin şu yetkinliklerini geliştirmesini ve sergilemesini sağlamaktır:
-
Edebi Analiz Becerisi: İki farklı eserdeki temaların ve karakterlerin karşılaştırmalı analizi yapılır.
-
Bağlamı Anlama: Eserlerin yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel bağlamlarının, yazarların bakış açısını nasıl şekillendirdiği üzerine düşünülür.
-
Eleştirel Düşünme: Küresel sorun olarak ele alınan yabancılaşma kavramının, farklı dönemlerde ve coğrafyalarda yazarlar tarafından nasıl ele alındığı incelenir.
-
Sözlü İfade ve Sunum Yetkinliği: 10 dakikalık bireysel sunum boyunca öğrencinin mantıklı bir argüman geliştirmesi, metinlerden alıntılarla düşüncelerini desteklemesi ve soruları yanıtlaması beklenir.
Bu sunum, öğrencinin edebi analiz kapasitesini göstermekle birlikte, bir küresel sorunu farklı metinler üzerinden nasıl ilişkilendirdiğini kanıtlama fırsatı sunar.
Bireysel sunum hem SL hem de HL öğrencileri için aynı kriterler geçerlidir. En yüksek puan 40 puandır.
Küresel Sorun: Bireyin Yabancılaşması ve Toplum Tarafından Baskı Altına Alınması
Eserler:
-
Yabancı Eser: Franz Kafka, Dönüşüm
-
Türk Eser: Yusuf Atılgan, Aylak Adam
Giriş (1 dakika)
-
Bu sunumda, Franz Kafka’nın Dönüşüm ve Yusuf Atılgan’ın Aylak Adam eserlerinde, toplumsal baskıların bireyin yabancılaşmasına nasıl yol açtığını inceleyeceğim.
-
Odak Soru: Gregor Samsa ve Bay C. karakterleri üzerinden, toplum baskısının birey üzerindeki yabancılaştırıcı etkilerini nasıl yansıttıklarını analiz edeceğim.
Edebi İnceleme (8 dakika)
1. Franz Kafka – Dönüşüm (4 dakika)
-
Pasajdan Alıntı: Gregor Samsa, bir sabah kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. Zırh gibi sertleşmiş sırtı üzerinde yatarken, kolları ve bacaklarıyla hareket edemediğini fark eder. Bu fiziksel dönüşüm, onun toplumsal işlevini kaybetmesine neden olur. Ailesi tarafından dışlanır ve işe yaramaz hale gelir.
-
Tematik Bağlantı: Gregor, ailesi ve toplumun ekonomik beklentileri doğrultusunda baskı altına alınmıştır. Dönüştükten sonra artık bir işlevi kalmadığı için aile tarafından yabancılaştırılır ve izole edilir.
-
Dil ve Üslup: Kafka, Gregor’un çaresizliğini sade bir dille anlatır. Olayın gerçeküstü doğasına rağmen Kafka, olayı olağanmış gibi gösterir. Bu da karakterin içsel çöküşünü daha da belirgin kılar.
2. Yusuf Atılgan – Aylak Adam (4 dakika)
-
Pasajdan Alıntı: Bay C., sürekli olarak kendini sorgulayan, zamanın dışında yaşıyormuş gibi hisseden bir karakterdir. Ne çalışmak, ne de evlenmek onun için anlamlıdır. Toplumun dayattığı sorumluluklardan kaçtıkça, kendini daha fazla yalnızlaşmış bulur.
-
Tematik Bağlantı: Bay C., toplumsal normlara bilinçli olarak karşı çıkar. Toplumun beklentilerini kabul etmediği için yalnızlaşır. Ancak bu yalnızlık ona huzur değil, derin bir boşluk ve izolasyon getirir.
-
Dil ve Üslup: Atılgan’ın derin iç monologları, Bay C.’nin yalnızlığını ve toplumla olan çatışmasını derinleştirir. Bay C., sürekli kendi iç dünyasında kaybolan bir figürdür.
Sonuç (1 dakika)
- Kafka’nın Dönüşüm ve Atılgan’ın Aylak Adam eserleri, bireyin topluma ayak uyduramaması ve toplumun bu bireylere karşı sert tutumu üzerine inşa edilmiştir. Gregor’un fiziksel dönüşümü ve Bay C.’nin zihinsel yalnızlığı, her iki karakterin de toplumsal yabancılaşma karşısındaki kırılganlığını gözler önüne serer.
Karşılaştırma
1. Toplum Baskısının Farklı Yansımaları:
- Gregor Samsa, fiziksel bir dönüşüm geçirerek toplumdan dışlanırken, Bay C., topluma ayak uydurmayı reddederek zihinsel bir yabancılaşma yaşar.
2. Yabancılaşma Kavramı:
- Gregor’un yabancılaşması fiziksel olarak belirginleşirken, Bay C.’nin yabancılaşması daha çok psikolojik düzeyde yaşanır. İki karakter de sonuçta toplumla olan bağlarını koparır.
3. Karakterlerin Toplumla Olan İlişkileri:
- Gregor, işlevsiz hale geldiğinde ailesi tarafından dışlanır, oysa Bay C. toplumsal normları reddettiği için yalnızlığı seçer. Ancak her iki karakter de topluma uyum sağlayamamanın bedelini yalnızlıkla öder.
Eser Karşılaştırma Tablosu
Kriter | Franz Kafka – Dönüşüm | Yusuf Atılgan – Aylak Adam |
---|---|---|
Ana Karakter | Gregor Samsa – Bir sabah böceğe dönüşen, ailesi ve toplumdan izole edilen bir karakter. | Bay C. – Toplumun dayattığı normlara uymayı reddeden ve yalnızlaşan bir birey. |
Yabancılaşma Şekli | Gregor, fiziksel bir yabancılaşma yaşar. Böceğe dönüştükten sonra ailesi tarafından dışlanır. | Bay C. zihinsel bir yabancılaşma yaşar. Toplumun beklentilerini reddeder ve yalnızlaşır. |
Toplumsal Baskı | Gregor, ailesine ekonomik destek sağlamak zorunda kalmış ve bu nedenle toplumun baskısını hissetmiştir. Böceğe dönüştüğünde bu baskı zirveye çıkar ve ailesi tarafından dışlanır. | Bay C., toplumun dayattığı iş, evlilik ve düzenli yaşam gibi normları reddederek toplumun dışına itilir. Toplumdan bağımsız kalmayı seçse de yalnızlıktan kaçamaz. |
Aile İlişkisi | Gregor’un ailesi ona yalnızca maddi katkı sağladığı sürece değer verir. Dönüşüm sonrasında onu yük olarak görürler. | Bay C., ailesiyle doğrudan bir çatışma yaşamaz ancak toplumun temsilcisi olarak ailesine de karşı çıkar. Onun için, bireysel özgürlük önemlidir. |
Dil ve Üslup | Kafka, sade bir dil ve soğukkanlı bir üslupla Gregor’un yabancılaşmasını ve dönüşümünü anlatır. Gerçeküstü olaylar sıradanmış gibi ele alınır. | Atılgan, derin iç monologlar ve psikolojik çözümlemelerle Bay C.’nin zihinsel çatışmalarını ve yalnızlığını işler. Bay C.’nin iç dünyası okuyucuya açılır. |
Sonuç ve Yabancılaşmanın Sonucu | Gregor, dönüşümüyle birlikte topluma tamamen yabancılaşır ve sonunda ölür. Bu, toplumun bireyi işlevsiz olduğu zaman dışlamasının bir sonucudur. | Bay C., topluma uyum sağlamayı reddetmesine rağmen, toplumdan bağımsız bir yaşam süremez. Bu, onu derin bir içsel yalnızlığa ve bunalıma sürükler. |
Franz Kafka – Dönüşüm Pasajı
Gregor Samsa, bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu. Zırh gibi sertleşmiş sırtı üstünde yatıyordu ve başını kaldırdığında kubbe şeklindeki kahverengi karnını gördü, karnının üzeri yay biçiminde sert bölmelere ayrılmıştı. Yorgan zar zor üzerinde durabiliyordu ve her an tamamen kayıp yere düşecekmiş gibi görünüyordu. Gregor’un sayısız bacağı, gözlerinin önünde çaresizce sallanıyordu.
"Ne oldu bana?" diye düşündü. Rüyada mıydı? Odayı, düzgün insan odasını tanımak hiç de zor değildi, dört duvar arasında sessizce yatıyordu. Duvarların üzeri, Gregor’un sevdiği kesimden kahverengi kumaş duvar kâğıdıyla kaplıydı. Yatağın üzerinde asılı duran resim, son zamanlarda dergilerden kestiği ve çerçevelediği kadın resmi, kıvrık bir şapka ve başındaki kürkle son derece zarif duruyordu.
"Peki şimdi ne yapacağım?" diye düşündü Gregor, olduğu yerden kımıldamaya çalışırken. Ama gövdesinin ağırlığı altında kolları ve bacakları dengesizce hareket etti ve bir türlü düzgün bir şekilde doğrulamadı.
"Ah Tanrım!" dedi. "İşe geç kalıyorum!" Aniden yataktan fırlaması gerektiğini düşündü, ama vücudu buna izin vermiyordu. Sanki onun bedeni değilmiş gibi ağırlaşmıştı. Hareket edemediğini fark ettiğinde, içinde derin bir çaresizlik hissi belirdi.
Yusuf Atılgan – Aylak Adam Pasajı
“Ben kimim?” diye düşündü Bay C. Herkes bir yerlere koşarken, o sokakları boş boş dolanıyordu. Bir işi, düzenli bir hayatı, sorumlulukları olan insanlar ona garip geliyordu. Neden bu kadar acele ediyorlardı? Zamanın içinde boğuluyorlardı sanki, ama o, zamanın dışında yaşıyordu.
Gözleri vitrindeki bir saate takıldı. Akrep ve yelkovan, hiç durmadan dönüyordu. Ama o, sanki bu döngünün dışında kalmıştı. Ne çalışmak, ne de evlenmek istiyordu. Evlilik, ona göre bir tuzaktı. İnsanların kendilerini bir tür hapishaneye kapatma yöntemiydi. Peki ya çalışmak? Onun için her gün aynı işi yapmak, bir makinenin dişlisi olmak anlamına geliyordu.
Çalışan insanları izlerken, "Bu mudur hayat?" diye düşündü. "Gerçekten yaşamak bu mu?" Bu sorular kafasında dönüp duruyordu. Ama bir cevap bulamıyordu. İçindeki boşluk gittikçe büyüyor, derinleşiyordu.
Yalnızlık, onun tek arkadaşıydı. İnsanlardan kaçıyordu, çünkü her birinin birbirine benzer hayatları vardı. Sokakları, kaldırımları adımlarken, her gün aynı yüzleri görüyordu. Kendisini, adeta bir yabancı gibi hissediyordu. Yabancı bir dünyada, tanıdık olmayan bir insan gibi.
"Ben neden böyleyim?" diye sordu kendi kendine. Topluma ayak uyduramıyordu. Ne iş, ne aşk, ne de evlilik... Hiçbiri onu cezbetmiyordu. Kendi dünyasında, sadece kendi düşünceleriyle baş başa kalmak istiyordu.
Bu çalışmada örnek iki eser üzerinden IB Türkçe A: Edebiyat dersinde bireysel sunuma örnek oluşturuldu. Sunum çalışması ve ses kaydı bu tarz bir planlama ile daha başarılı olacaktır.
Daha fazlası için iletişime geçebilir, bize sorabilirsin.